AMASYA MERZİFON İLÇE MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

15 TEMMUZ ANISINA...

15 TEMMUZ ANISINA...

Göğü dua toprağı secde kokan, bağrındaki şehit kanlarıyla yedi bölgesinde çiçekler, güller açan aziz vatanım; seni ve yetiştirdiğin devlet millet sevdalısı kahramanlarının kıymetini, değerini ‘’18 MART’’ ta olduğu gibi‘’15 TEMMUZ’’da bir kez daha anladık, idrak ettik. Her karışı şehit kanlarıyla sulanan vatan toprağı bağrındaki şehitlerimizi incitme onlar sana tevdi ettiğimiz en kıymetli varlıklarımızdır. Çünkü onlar ‘KİM VAR’’ diye seslenilince fert fert sağına ve soluna bakmadan ‘BEN VARIM’’ cevabını veren ‘’BENİM OLMADIĞIM YERDE KİMSE YOKTUR’’ duygusuyla kanatlanmış barışın güvercini savaşın kartallardır. 15 Temmuz gecesi başkomutanın çağrısıyla anadan, yardan, evlattan, maldan ve hatta candan vazgeçerek meydanları dolduran, göğsünü tanklara siper eden kahramanlardır.

 

Şanlı tarihimiz kahramanlık destanlarıyla yoğrulmuş, zafer şarkılarıyla bestelenmiş başarılarla doludur. Bu adanmışlığın ve kahramanlığın zirvesini “Ölümü öldürmek ülküsü” taçlandırmaktadır. Ölümü öldüren Mehmetçiğe Çanakkale’den komutan şöyle sesleniyordu:

 

“Askerlerim; görüyorsunuz ki gözlerinizin önünde arkadaşlarınız bir bir şehit oluyor, şehadet makamına ulaşıyor. Birazdan bizler de siperlerimizden çıkıp düşmanla çarpışacağız. Adeta şehadete, ölümsüzlüğe koşacağız. Böylesine yüce makama abdestsiz çıkmak olmaz. Haydi öyleyse tüfeklerinizin kabzasına ellerinizi sürerek teyemmüm ediniz. Aldığımız bu abdestle hem şuracıkta şehit düşen askerlerimizin cenaze namazını hem de madem birazdan şehit olacağız kendi ceneze namazımızı kılalım…”

 

Askerin arasından Ali Çavuş’un yüksek sesle “Er kişi niyetine!” sedasıyla hep birlikte hem arkadaşlarının hem de kendilerinin cenaze namazlarını kılarlar.

 

Şairin ifadesiyle;

“Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm 
Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm”

 

Bedir, Malazgirt, Çanakkale, 15 Temmuz, Mardin ve Afrin Şanlı Mehmetçiğin ölümü öldürdüğü meydanlardır. Aksi takdirde insan göz göre göre ölüme nasıl koşabilir ki…

 

Ey Şehid Kardeşlerim;

Siz şiir okudunuz, hissettiniz manayı, şehid oldunuz tatdınız ikram-ı Hüda’yı. Siz şiirden şuura, şuurdan şahadete, şahadetle de Cennete kavuştunuz.

 

Sizin şiiriniz gönül teline değdi; gözyaşlarıyla milletimizin gönlünde destan, Anadolu toprağında vatan, ülkemin semalarında ay yıldızlı Bayrak oldu.

 

Siz bu şiiri okumakla kalmadınız, onu canlarınızla,ALLAHU EKBER nidalarıyla bestelediniz. Bestelediğiniz bu şahesere baktıkça sizi hatırlayacağız, göğsümüz kabaracaktır.

 

Siz ki ‘’ Asara gömülseniz taşacaksınız Heyhat, size gelmez bu ufuklar sizi almaz bu cihan, bu cihat’’. Ve yine eminim ki size olan duygularımızı ifade etmeye kelimeler kifayet etmiyor. Siz sığmıyorsunuz bizim bildiğimiz Lisana, lügate ve edebiyata…

 

Bizler yine vatan, millet, din ve mukaddesat için şiirler okuyup, kahramanlık türküleri söyleyeceğiz dilimiz ve takatimiz yettiğince.

 

‘’Ey Şehit oğlu şehid, isteme benden makber,

Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.’’

 

Müjde, müjde ey şehidim artık sizleri beklemeyecek Peygamber. Çünkü siz o yüce Peygamberin şuan kollarında mübarek avuçlarındasınız. Tebrikler en büyük tebrikler sizlere. Mevla’m bize de nasip eder mi bilemiyorum bu yüce şehadeti ama temennimiz bizlere şefaatçi olmanızdır Dar-ı Ukba’da.

 

‘’Yokuşlar kaybolur çıkarız düze

Kavuşuruz sonu gelmez gündüze

Sapan taşlarının yanında füze

Başka âlemlere farkımız bizim.’’

 

15 Temmuz;

Taş ve sopalarla füzelere,

Sapan taşlarıyla jetlere,

Ebabil kuşu gibi fillere (tanklara),

Tekbir ve Salâlarla hainlerin kalplerine

Altın harflerle milletimizin sinesine ve tarihine yazılmış bir destanıdır.

 

15 Temmuz;

Kahraman yüreklerin insanlığa verdiği en büyük derstir.

 

15 Temmuz;

Gökteki yıldızlara yerdeki muhkem kayalara yazılmış bir destandır.

 

15 Temmuz;

Can pazarında canını feda edenlerin kutlu zaferidir.

 

15 Temmuz;

Bedir, Malazgirt, Çanakkale’dir.

 

15 Temmuz;

Geçmişin muhasebesi, geleceğimizin de yeniden planlamasıdır.

 

Aziz şehitlerimiz; sizler canlarınızla devletimizin bekasını, milletimizin “EMNİYET”ini temin ettiniz. Bizlerde bıraktığınız mirasa sahip çıkarak “EMANET”e layık olma gayreti içinde olacağımıza sizleri örnek alacağımıza manevi huzurlarınızda söz veriyoruz.

 

Delikanlım; şunu asla unutma ki; büyük davalar büyük bedeller ister. İman denen nazlı gelin, erde şan ister, büyük devlet kurmak büyük kan ister. Yine unutma ki; yufka yüreklerle (ödlek, korkak ve ürkeklerle) çetin yollar aşılamaz.”

 

Tüm şehitlerimize dua, minnet, rahmet, gazilerimize sağlık sıhhat, afiyet; yüce milletimize izzet ve ebedi hâkimiyet dileklerimle…

 

Ahmet YOZGAT

İlçe Milli Eğitim Müdürü

Sofular Mahallesi Atatürk Bulvarı Hükümet Konağı Kat 1/3 05300 Merzifon/AMASYA - 0358 514 25 70

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.